#1  
Alt 09.Haziran.2019, 04:42
EskiMo EskiMo isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Senior Member
 
Üyelik tarihi: 09.Haziran.2019
Mesajlar: 117
Standart Akıntı Burnunun En Çalkantılı Halidir Gençlik

Akıntı burnunun en çalkantılı halidir gençlik.

Hele bir de bu zamanda genç olmuşsa insan.

Her vakit hayata geç geldiğimi düşünmüşümdür. Etrafımdaki gençlere bakınca her geçen gün daha da haklı olduğumu görüyorum.

Ben çocukken akşam olmazdı bir türlü. Babamın eve geliş saatini beklerken gün, yıl gibi uzardı önümde... Büyüdükçe de değişen bir şey olmadı. Bu kere da erkek arkadaşımın beni arayacağı saat gelmek bilmezdi. Hep zamanı sayardık. Cep telefonu yok, gündüz televizyon yok, internetin i’si yok.

Ama yaşam vardı.

Bütün o boşluklar, şarkı söylemekle, düş kurmakla, geleceği planlamakla, ümit etmekle dolardı. Herkes evinin yakınındaki okullara giderdi, servise binmek diye bir şey yoktu.

Okul yolunda yürümek, ağır adımlarla yolu uzatmaya çalışmak, hiç olmazsa bir iki dakika ayaküstü sohbet etmek ne kadar büyük keyifti bizim için!

Dersler nasıldı?

İyiiii...

Başarısız olmak zaten ayıptı. Özel ders almak, utanılacak bir şeydi. O vakit ders veren de yoktu pek. Bir tek yabancı dil için ders verenler olurdu. Ara sıra duyardık, hiç oralı olmazdık. Düşünülecek şey, üniversite sınavıydı az buçuk. Yine de korkulu rüya değildi bu kadar.

Tek tük dershanelerin olduğu bir düzende, yalnızca o güne kadar sınavlarda çıkmış soruların basıldığı bir iki kitapçık dışında kaynak da yoktu sınava çalışacak. Çok başarısız değilse, mutlaka bir yer kazanıyordu insan. Okulu bitirince de iş zaten bulunuyordu.

Ya bugün?

Bugün genç olmak, hayatı sondan yaşamak gibi.

Bugün gençlik; akıntı burnunun en çalkantılı hali...

Deli istekleri, bitmez beklentileri, çaresiz çırpınışları ve etraflarında onlardan hep daha iyisini isteyen katı bir rüzgâra eş hayatla, kimi bizlerle olan mücadeleleri...

Cep telefonlarıyla istedikleri kişiye her an ulaşabiliyorlar; istedikleri her saat, istedikleri kanalı izleyebiliyorlar, babalarının eve gelişini beklemek şöyle dursun, onları görmüyorlar bile; çünkü odalarında beş şıktan birini seçme savaşı içinde ne bilip bilmediklerini bilmeden dalgalarla mücadele ediyorlar.

Yorgunlar, kaygılılar, mutsuzlar...

Dershaneden, dersten, testten başını alamayan bir gençlik var artık.

Hayatın düzeni buyken nasıl ümit edecekler merak ediyorum. Bu hıza, bu çalkantıya, bu dalgalanmaya nasıl dayanacaklar?

Galiba bizim yapacağımız en doğru iş, vakit zaman, zamanın dışına çıkıp oradan onlara bakmak...

Ne istiyorlar, ne düş ediyorlar, edebiliyorlar mı; on yıl sonra kendilerini nerede görüyorlar, görebiliyorlar mı; onlara sormak...

Burun istediği kadar çalkantılı olsun, bir gün tüm çalkantılar geçecektir. Biz soruları zamanında sorarsak, işte o vakit kayalara çarpmaktan yüzü gözü yara bere içinde çocuklar değil, saçlarına denizin tuzu sinmiş mesut çocuklar görürüz.
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Etiketler
akıntı, burnunun, Çalkantılı, gençlik, halidir

Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB kodu Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Açık

Forum Jump


Tüm Zamanlar GMT Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 21:45.

gaziantep escort bayan gaziantep escort
borsa haber Spor Haberleri Gazete Haber Magazin Haber Magazin Haberi Haber Sondakika Haber Haberler

Search Engine Optimisation provided by DragonByte SEO v2.0.36 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.
antalya haber sex hikayeleri vegasslotguncel.com herabetguncel.com ikili opsiyon bahis vegasslotyeniadresi.com vegasslotadresi.com vegasslotcanli.com getirbett.com getirbetgir.com tipobet
ankara escort ankara escort ankara escort bayan escort ankara ankara escort çankaya escort ankara otele gelen escort eryaman escort adana escort eryaman escort kızılay escort çankaya escort kızılay escort ankara eskort