Forumsokagi.com Paylaşım Forumuı  
Geri Git   Forumsokagi.com Paylaşım Forumuı > > >

evooli gaziantep escort gaziantep escort
twitter beğeni hilesi
Cevapla
 
Seçenekler Stil
  #1  
Alt 11.Temmuz.2019, 04:56
atilla atilla isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Senior Member
 
Üyelik tarihi: 23.Mayıs.2019
Mesajlar: 703
Standart Simgesellik sarkacında başörtüsü AÇIK GÖRÜŞ

Başbakan Erdoğan?ın İspanya dönüşünde ettiği ?Başörtüsü siyasal bir simge bile olsa? cümlesi, başörtüsü tartışmalarına yeni bir ivme kazandırdı.

Sosyolog Nazife Şişman, başörtüsünün iktidar partisinin yandaşlığı çerçevesine hapsedilen, parti rozetine indirgenen bir nevzuhur olgu olarak görülmesini eleştiriyor.

SEKSENLİ yılların başında Şerif Mardin?den ?Sosyal Değişme? dersini almıştım. Hoca derse değişmeyi değil, sürekliliği anlatarak başladı. ?Değişme?ye adeta kutsal bir anlam yükleyen modernleşme kuramlarını okuduğumuz bir dönemde, sürekliliği vurgulayan bir giriş bizim için çok ilginçti.

Ama daha da ilginç olanı, bu girişin ardından sınıfımızda toplumsal sürekliliğin çok bariz bir örneği var deyip susması ve cevabını bizden beklemesiydi. Bu sürekliliğin benimle ilgili olduğunu hemen anlamıştım. Hoca için başörtüm, nevzuhur bir uygulama değil, toplumsal sürekliliğin bir göstergesiydi. Yani bu topraklarda yaşayanlar yüzyıllardır Müslüman?dı ve kadınlar, eğitim ve kentleşmenin dinin uygulanışını ortadan kaldıracağını iddia eden modernleşme ve sekülerleşme teorilerinin hilafına, dinlerinin gereği olarak örtünmeye devam ediyorlardı.

Bu böyleydi de ağırlıklı olarak son otuz yıldır yavaş yavaş kangrenleşen ?sorun? nereden kaynaklanıyor? ?Mahalle baskısı?, ?Malezyalılaşma? tezlerinin ortaya atıldığı atmosfer nasıl bir atmosfer ki toplumsal süreklilik vurgusunun yerini bir nevzuhurluk vurgusu aldı? Hem de sadece iktidar partisinin yandaşlığı çerçevesine hapsedilen, parti rozetine indirgenen bir nevzuhurluk...

Kimlik siyasetinde örtü

Elbette o günden bu güne köprünün altından çok sular aktı. Türkiye?de başörtüsü ?geri kalmış?lığımızı, ?yenilgi? ile malul tarihsel geçmişimizi hatırlatan bir gösterge olarak, bir nevi süreklilik özelliğini korudu. Modernleşmeyi üst sınıfların Batılı hayat tarzını benimsemesi yoluyla tecrübe eden bir ülke olduğumuz için, başörtüsü hep Batı karşısındaki ezikliğimizin ve geriliğimizin bir hatırlatıcısı oldu yönetici elitlerin gözünde. Eğitim ve kentleşmenin zamanla bu ?sorun?u çözeceği inancı, vakıa tarafından yalanlanınca da nevzuhurluk vurgusu girdi devreye.

Hem uluslararası konjonktürdeki yükselen İslam söylemi hem de Türkiye?deki siyasi çekişmeler, Türkiye?de ?türban?, Fransa?da ? l?affaire du foulard?, İngiltere?de ?veil? ya da ?hicab? olarak siyasal bir tartışmanın odağına yerleştirdi başörtüsünü. Bu süreçte başörtüsü katmanlı bir simgesellik kazandı. Uluslararası boyutta bakıldığında özellikle 80?li yıllardan itibaren kimlik üzerinden ve siyasi hareketlerle bağlantılı olarak analiz edildi. Hem akademi hem de siyasal strateji üreten merkezler, İslam?la ilgili bedensel pratikleri, özellikle örtüyü daha ziyade belirli sosyal hareketlerin ve siyasi hedeflerin sembolü olarak yorumlama eğiliminde olageldiler.

Örtünme ancak siyasi farklılıkların ve grup çıkarlarının bir ifade aracı olabilirdi bu bakış açısında. Yani başörtüsü olsa olsa tüm dünyada yükselen İslam?ı, Arap milliyetçiliğini, fanatik İslami hareketleri ve Avrupa kimliğine entegre olmayan Müslüman kültürleri sembolize eden bir araç olabilirdi. Bu pratiği uygulayanlar, dini gerekçeler öne sürseler de bu analiz hákim oldu hem medyaya, hem siyasete hem de akademiye.

?Hayat tarzı? dayatması

Türkiye boyutunda bu sembolleştirmeye Cumhuriyet?in kuruluş dönemi reflekslerinden beslenen laik-şeriatçı kutuplaşması, bugüne dek silinemeyen kalıcı bir renk kattı. Laik Cumhuriyet?e karşıt siyasal bir sembol olarak kabul etti bazı kesimler başörtüsünü. Özellikle doksanlı yıllardan itibaren başörtüsünün kentsel alanlarda görünürlüğünün artmasıysa, yeni bir boyut kazandırdı bu tartışma ve sembolleştirmelere. Şehirleşmeyle birlikte merkez çevre gerilimi artmış, seçkin ve ayrıcalıklı olduğuna inanan şehirleşmiş kesim, kendi ?hayat tarzı?nın biricikliğini bozan bir takım görüntülere maruz kalmaya başlamıştı.

İlk önceleri sadece üniversite gibi eğitim kurumlarında karşılaşılan ve yasaklarla bertaraf edilen bu ?istenmeyen sosyal gerçeklik?, şehrin en seçkin mekánlarına kadar nüfuz etti. Böyle olunca şehirleşmiş kesim, mekán paylaşımı konusunda ?hayat tarzı?nı estetik bir dayatma olarak ortaya koymaya başladı. Herkes yerini bilmeliydi. Bu tarz bir estetik dayatma, aslında faşizan esintiler taşıyor. Çünkü Nazizmin toplumsal kirliliğe karşı sunduğu çözüm de, estetik bir çözümdü. Tuvalde resmin görüntüsünü bozan lekeyi bir fırça darbesiyle ortadan kaldırmaktan ibaretti bu çözüm.

Bu süreçte medyanın beslediği ?türban korkusu? öyle bir atmosfer oluşturdu ki, bir taraftan ?hayat tarzı? kaygısı ırkçı ve sınıfçı bir baskıya evrildi, diğer taraftan bütün ibadetlerin bir protesto eylemi gibi algılandığı bir vasat oluştu (Kanyon?a bile geldiler, lavabolarda abdest alıyorlar, otel odasında ?toplu namaz? tarzı şikayetler).

Gündemin sürekli başörtüsü üzerinden ısıtılması bu vasatı her daim besledi. Kimlik gözlüğü sadece sosyal bilimleri değil, medya ve magazin dilini de etkisi altına aldığı için, dinin zorunlu ibadetlerini yerine getiren Müslümanlar, belli bir siyasal hareketin sözcüsü gibi görüldüler. Başörtüsü de bu hareketin simgesiydi onların gözünde. Hatta iyice basite indirgenerek bir siyasi partinin rozeti muamelesi görmeye başladı.

Oysa diğer pek çok dinde olduğu gibi, İslam?da da bedensel pratikler (bu sosyolojik ifadenin dini terminolojideki karşılığı ameldir ki bunlar belli tarzda giyinme, belli şeylerden sakınma, tekrarlanan ibadetler vb. şeylerdir), dışa doğru bir iddia değil, içe doğru bir ikna ve eğitim sürecinin göstergesidir. Dinin emrettiği, tavsiye ettiği davranışları yerine getirerek belli bir terbiyeyi hedefler her dinin mümini. Çevresine mesaj vermeyi değil. Başını örtmenin de bu manada kişiyi terbiye edici bir işlevi vardır.

Elbette sosyal boyutu olan ibadetlerin dışarıya dönük sonuçları da vardır. Pek çok uygulama, kökeni dini bir emir de olsa, tarihi ve toplumsal süreçlerden etkilenir ve zamana-zemine göre farklı anlamlar kazanabilir. Başörtüsü açısından bakıldığında, kadınların daha çok dışarıda olduğu modern toplumsal örgütlenme, tabii olarak başörtüsü konusunda eski dönemlerden farklı bir vurgu ortaya çıkarmıştır. Bir kaç yüz yıl öncesinde rastlamadığımız kadar merkezde bugün örtü. Bu merkeze taşınışın bir nedeni kadınların daha çok dışarıda bulunması ise, bir diğer nedeni de yıllardır süren yasaklar.

Anti-türbanistler

Bugüne kadar başörtüsü yasaklarının sürdürülmesi, hep bu sembolleştirmeden güç aldı. Kimi geri kalışımızın simgesi olarak, kimi kadınların ezilmişliğinin, kimi kadın erkek eşitsizliğinin, kimi siyasal İslami hareketin, kimi de RP-AKP çizgisinin bir simgesi olarak gördü başörtüsünü. Batılılaşmış hayat tarzına sahip olmak isteyenler de, kadın hakları savunucuları da, Türkiye?de bir şeriat tehlikesi olduğu iddiasındaki ?anti türbanistler? de, konjonktürden nemalanmak isteyen ?türbanistler? de hep başörtüsü taraftarlığı ya da karşıtlığı üzerinden bir siyasal dil oluşturdu (türbanist, anti türbanist kavramları Fatma K. Barbarosoğlu?na ait).

Yani türban hep siyasi olarak kullanıldı. Kimin tarafından derseniz, dini inancı gereği başını örtenlerin haricinde, neredeyse herkes tarafından.

Konjonktürdeki bu çok boyutlu yerel ve küresel etkiler, işte yukarıda çizmeye çalıştığımız fotoğrafın içine yerleştirdi başörtüsünü. Başörtüsü bu fotoğrafın içine yerleştirildi de, başını örten genç kızlar ve kadınlara ne oldu? Bu fotoğrafta onlar var mı? Eğer varsa, bu yansıma ?mağdur öğrenci yüzü?, ?fanatik İslamcı? ya da ?erkek baskısı altında ezilen zavallı başörtülü?nün boyutları dışına çıkabildi mi? Ne yazık ki meydan savaşları buna izin vermedi. Toplu bir fotoğrafın içine tıkıştırılmış kişiliksizliğe ve araçsallığa mahkûm edildi ?başını örten?. Ne olursa olsun tartışmanın konu mankeni olmanın dışında bir rol verilmedi.

Tartışmanın konu mankeni

Bütün bu tartışmalar esnasında unutulan husus da bu zaten. Başını örten kadınlar ve kızlar birer fotoğraf karesinden ibaret değil. Siyasal hesaplaşma esnasında birer imaja dönüşen başörtülüler, kanlı canlı varlıklar. Okula gidemediklerinde çoğu zaman sadece hayalleri değil hayatları da yıkılan; bir partinin potansiyel seçmeni gibi algılandıklarında karşıt ve zaman zaman savrulan bir tavır geliştirmek zorunda hisseden; medyada ağız dalaşına dönüşen tartışmalarda sarfedilen her cümle kendisine en hafifinden düşman bir bakış olarak dönen; canı yanan, ciğeri kavrulan, yani yaşayan insanlar.

Bir tarafta bir ileri iki geri hukuksuz, mesnetsiz bir yasağın muhatapları var. Diğer tarafta ise yasağa taraftarlık ve karşıtlık üzerinden bir siyasi çatışma. Bugün tüm dünyada siyasal çatışmaların kültürler, kimlikler, semboller üzerinden ifade ediliyor. Kültür siyasetin üzerini örten bir perde olarak tedavülde. Türkiye?de de siyasi hesaplaşmaların gündeme geldiği alanlardan biri başörtüsü. Oysa başörtüsü sadece bir örtünme biçimi.

Ve Müslüman kadınlar, dinlerinin gereğini yerine getirmek üzere kullanıyorlar başörtüsünü. Onu simgeleştirelenler ise bir disinformation (yanlış bilgilendirme) bombardımanı altında göz gözü görmeyecek bir atmosfer oluşturmaya çalışıyor. Bu bulanık atmosferin bertaraf edilmesi ve simgeleştirmenin mümbit bir tartışma alanı olmaktan çıkarılması, sorunun çözümüne yönelik ilk adım olmalı.





Star
Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Etiketler
aÇik, başörtüsü, görüş, sarkacında, simgesellik


Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB kodu Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Açık

Forum Jump


Tüm Zamanlar GMT Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 05:53.

gaziantep escort bayan gaziantep escort
borsa haber Spor Haberleri Gazete Haber Magazin Haber Magazin Haberi Haber Sondakika Haber Haberler

Search Engine Optimisation provided by DragonByte SEO v2.0.36 (Lite) - vBulletin Mods & Addons Copyright © 2024 DragonByte Technologies Ltd.
antalya haber sex hikayeleri vegasslotguncel.com herabetguncel.com ikili opsiyon bahis vegasslotyeniadresi.com vegasslotadresi.com vegasslotcanli.com getirbett.com getirbetgir.com tipobet
ankara escort ankara escort ankara escort bayan escort ankara ankara escort çankaya escort ankara otele gelen escort eryaman escort adana escort eryaman escort kızılay escort çankaya escort kızılay escort ankara eskort